Evlilik kurumunun ve çiftler arasındaki ilişkinin sağlığının test
edildiği önemli noktalardan biri de çocuk sahibi olunmaya karar
verilmesi. Bunun ardından yaşanan hamilelik ve hamilelik sonrası süreç
hiç kuşkusuz eşler üzerinde büyük etkiye sahip. Hamilelik ve hamilelik
sonrası dönem, eşlerin duygusal durumlarını etkilediği kadar, cinsel
hayatlarını da değiştiriyor. Her ne kadar bu süreç cinsel hayatı
eskisinden farklı kılacaksa da bu farklılığın çiftlerin ilişkilerini en
az şekilde etkilemesi için çaba harcamak gerekiyor.
HAMİLELERİN SEKSLE İLGİLİ ENDİŞELERİ
Amerikan Hastanesi Psikoloji Bölümü’nden Psikolog Aslı Akkan; “Hamilelik
süresince jinekoloğu tarafından medikal/fizyolojik herhangi bir sorun
görülmeyen ve cinsel hayat yaşamasına izin verilen kadının, yaşadığı
hormonal ve fiziksel değişiklikler cinsel isteksizliğe sebep olduğu
kadar kadının kendi inanç sistemi de bu durumu tetikler“ diyor.
Araştırmalara bakıldığında sağlıklı bir hamilelik yaşayan kadınların ilk
12 haftada cinsel isteklerinde azalma olduğu saptanmış. Yaşadığı
fiziksel yorgunluk, bulantı, kilo alımı, rahat bir pozisyon bulamama
gibi sebepler de bu duruma neden olmakla beraber, kadının kendindeki
değişime adapte olma sürecinde yaşadığı kaygılar, bebeğine zarar
verebileceği endişesi ve fiziğindeki değişime bağlı olarak eşinin onu
eskisi gibi istemeyeceği inancı da bu durumda çok büyük rol oynuyor.
Aslında benzer düşüncelerin erkeği de etkilediği ve onu da cinsellikten
soğutabildiği biliniyor. Hamilelik boyunca cinsellikle ilgili
yaşanılabilecek bu çeşit sorunları engellemenin en önemli yolu ise
çiftlerin birbirleriyle mümkün olan en açık şekilde konuşmaları. Bu
şekilde kaygılarını ve isteklerini dile getiren çiftler, cinselliklerini
etkileyen faktörleri anlayabilir ve dolayısıyla bunları
çözümleyebilirler.
DOĞUM SONRASI YATAK ODASI MANZARALARI
Hamilelik süresince çiftlerin cinsel hayatlarında yaşayabilecekleri
sorunlar doğum sonrası da devam edebilir. Öncelikle bilinmeli ki,
doktorunun izin verdiği zamandan itibaren kadının cinsel ilişkiye
girmesinin herhangi bir sakıncası bulunmuyor. Ancak bu dönemde cinsel
ilişkiyi etkileyebilecek psikolojik faktörler yine ortaya çıkabilir.
Doğum ve bebek bakımının kadın için son derece yorucu olması nedeniyle
doğum sonrası ilişki sıklığında azalma olabilir. Uzmanlara göre doğum
sonrası depresyon veya başka sağlık problemi olmadığı takdirde
genellikle doğumdan 3 ay sonra, hamilelik öncesi cinsel ilişki sıklığına
dönülebilir. Bebeğin bakım ihtiyaçları azaldıkça, uykusu düzene
girdikçe cinsel aktivite de daha normalleşir.
Bebekten sonra fiziksel yorgunluk dışında cinselliği etkileyebilecek
durumlar: Ağrı Korkusu: Birçok kadının doğum sonrası ilişkiye girmekten
çekinme nedenleri arasında ağrılı ilişkiden korkmaları ve kaygıları
arttıkça da girdikleri ilişki sırasında disparoni (ağrılı cinsel
beraberlik) ve vajinismus (vajinal kasların kasılması sonucu cinsel
beraberliğin olamaması) gibi sorunlar yaşayabildikleri gözlemlenmiş.